Yeni Torba Yasa ile 5651
sayılı internet kanunda yapılması düşünülen değişiklikler, gerek T.C. Anayasası’nın 26. maddesine
gerek ise Evrensel İnsan Hakları Bildirisi’nin 19. maddesine ters düşmektedir.
Yeni tasarı, internet ortamında anti-demokratik hükümet sansürünü güçlendirmektedir.
2007 yılında kabul
edilen 5651 sayılı «İnternet ortamında yapılan yayınların düzenlenmesi ve bu
yayınlar yoluyla işlenen suçlarla mücadele edilmesi hakkında kanun» ve
uygulamalarının yarattığı sorunlar konusunda bir önceki yazıma buradan ulaşabilirsiniz.
Yürürlükte olan 5651
sayılı internet kanunu; içerik sağlayıcı (web sitesi), yer sağlayıcı (host-server
şirketleri) ve erişim sağlayıcı (TTNET, Türksat Kablo v.s.) gibi internet
mimarisindeki kuruluşların sorumluluklarını düzenleme ve bilişim suçlarını
önlemeye yönelik olarak tedbirler almayı amaçlamaktadır. Kanun maddesinin mahkeme
kararı ile site erişimini engellenmesi ise, internet kullanım özgürlüğüne
karşıt hukuki müdahaleler olarak tartışılmakta idi. 5651 sayılı kanun, yasa uygulayıcı olarak Ulaştırma Bakanlığı ve ona bağlı Telekomünikasyon İletişim Başkanlığı’nı (TİB)
görevlendirmiştir.
Yeni Yasa Tasarısı Neler Getirecek
Yeni internet kanuna göre; Bakanlık ve ona
bağlı kurumlar, yargıdan bağımsız yani mahkeme kararı olmadan sakıncalı, suç
isnat edilen siteleri "24 saat içinde" kendi kararları ile engelleyebilecekler. Yeni yasa tasarısına göre TİB, istediği site ve içeriği mahkeme kararı
olmadan servis sağlayıcılar üzerinden engelleyebilecek, suç unsuru içerik
hakkında mahkeme yolu ile işlem devam etse dahi hukuki süreç tamamlanmadan
engelleme uygulayacak. TİB, Ulaştırma Bakanlığı'nın direktiflerini dikkate alacağı
için yeni düzenleme, olası bir takım anti-demokratik uygulamaları beraberinde getirecek. Yeni yasa servis sağlayıcıların, kullanıcı IP bilgilerini veri
olarak 6 ay saklama zorunluluğunu en az 2 yıla çıkarıyor.
Erişim Sağlayıcılar Birliği
Ankara merkezli kurulması düşünülen Erişim Sağlayıcılar Birliği'nin tüm servis sağlayıcıları koordine edip, direktif ile yönlendirileceği belirtiliyor. Erişim Sağlayıcılar Birliği, ayrıca siteye erişimi engellemek için ek önlemler olarak alternatif erişim yollarını engelleyici tedbirleri almakla da yükümlü olacak.Filitre Sistemi
2011 yılındaki kanuni
düzenleme ile Türkiye’de filitre uygulamasına başlanmıştı. Bu durum bazen sakıncalı olmayan siteleri
veya sosyal medya ağlarını dahi servis sağlayıcı üzerinden engelliyordu. Yeni tasarıda, danışma organı olarak kabul edilen İnternet Geliştirme Kurulu’nun
hiçbir yetki ve önerisi bulunmuyor.
24 Saat İçinde Erişim Engelleme Kararı
Ceza Kanunun kamusal
suçları önlemeye yönelik ilgili maddelerini dikkate alan 5651 sayılı kanun, suç unsuru taşıyan içeriğin engellenmesi biçiminde uygulanıyor. İçerik
engellenmesi, suç unsuru durum ve eylemleri ortadan kaldırmaya yönelik değil,
bu yöntem kanunun asıl amacını yerine getirmeyi bir kenara bırakıp, kişisel hak ve ifade özgürlüğünü tehdit eden
denetimler üretmesine neden oluyor. Suçu kesinleşmiş içeriğin ortadan
kaldırılmasına dair yeterli bilişim eylemi bulunmuyor, bu da farklı ağlar
üzerinden belirtilen suç unsurlarının gelişimini engellemiyor. Yeni tasarı ile mahkemeye
iletilen suç duyurusunun “24 saat içinde sonuçlandırması” gerektiği
belirtiliyor. Bu durum, mahkemenin bilirkişi ve delil incelemesi yapmadan karar
vermesi hatta savcılık isteğini koşulsuz onaylaması anlamına geliyor.
DNS, Proxy ve VPN Alternatiflerine Erişimleri Engelleme
Yeni tasarı, servis sağlayıcı üzerinden engellemeyi daha da güçlendirecek donanımsal
tedbirleri de gündeme getiriyor. Ek tedbirlerle, düzenlemeyi bir adım öteye taşıyıp, web sitelerinin host-server-IP ana kaynağı üzerinden engellenmesi hedefleniyor. Ek tedbirler, erişim
sağlayıcının TİB'in direktifi dahilinde; DNS, Proxy ve VPN gibi tünel sistemler
üzerinde blokaj uygulaması anlamına geliyor.
Ocak 2014
Ahmet Usta
Ahmet Usta